İsrail’in Gazze saldırısı yeniden başladı.
İnsanlığın vicdanı yine tarumar.
Kaba güçten muzdarip mazlumlar, yine uluslar arası ilişkiler tiyatrosunun görmezden gelinenleri.
Filistine karşı yine gözler kapalı, egemen bakışlar yine başka yöne çevrili.
Suç ve ölüm buharlaştırılmakta yine.
Suç, öznesi belli olmayan savaşın dehşetine ve öldürme çılgınlığına atılmakta yine.
Görüntüler karşısında yine çaresiziz, acı ve ölüm karşısında seyirci olmanın suçluluğu içindeyiz.
Suçluluk duygusu uyandırması gereken görüntü, malesef suçu işleyenleri ve engelleyebilenleri değil sadece çaresiz seyretmek zorunda kalan bizleri çarpmaktadır.
Varlığı ve hayatiyeti ölüme bağlanmış İsrail’in bir yıkım düzeneği olduğu zaten bilinmektedir. Bu bilineni canlı tutmak, buna karşı eylem geliştirmek, bilinç kuşanmak gerekirken İsrail ile Anlaşmaya rıza gösterecek bir noktada olmamız hazindir.
Tam da anlaşmanın olduğu dönemde bizim görmezden geldiğimiz özü, İsrail tekraren hatırlatıyor: “Ben Buyum!” diye.
Hal bu iken İsrail ile varılan anlaşmadan güvenlik edineceğimizi hesaplayan siyasi akıl, millet vicdanını yaralamıştır ve vicdan yaralayanları kınıyoruz!
Kesintisiz vahşetini yeniden ivmelendiren İsrail’i ve bu vahşete alkış tutan, destek olan ya da sessiz kalanları; hiçbir bombardımanın yok edemeyeceği insanlık vicdanının sefil mahkûmları olarak görüyoruz ve insanlık vicdanının sefil mahkûmlarına lanet olsun!
22.08.2016
Özgür Eğitim-Sen Yönetim Kurulu
